Pazarlama anlayışı, iletişimi iki taraftan görme yeteneğidir. Kimin, neyin, nasıl ve neden söylendiğini ve algılandığını anlamak, iletişimin amacına ulaşılıp ulaşılmayacağını tahmin etmek önemlidir. Aynı zamanda nerede bir hata yapıldığını ve belirli bir mesajın neden başka türlü değil de bu şekilde anlaşıldığını belirleme yeteneğidir.
Şöyle bir bakalım, dünyada 7 milyardan fazla insan var ve son araştırmalara göre toplam girişimci sayısı 472 milyon. Nüfusa göre azınlık olsalar da 472 milyon girişimcinin şirket ve pazarlama politikalarının aynı olması düşünülemez. Tek yumurta ikizleri dahi farklı düşünme şekillerine sahipken elbette girişimcilerin aynı şekilde düşünmelerini bekleyemezdik. Öyle ki başarılı bir girişimciyi öne çıkaran özelliği diğerinden daha iyi yönetim becerisine ve pazarlama zekasına sahip olmasıdır.
Ticaret ve pazarlama anlayışı kişileri öne çıkarıyor, bunda hemfikiriz. Günümüzde şunu da pek tartışmıyoruz: Girişimcilerin sorunlarından biri ticaret ve pazarlama zihniyetlerinin olmaması. Başarısız girişimcilerden şunu mutlaka duyarsınız: “Müşterim yoktu.”
Birçok girişimcinin başarısızlığa uğramasının sebebi, pazarlamadan çok üretime ve ürüne odaklanmaları. Dolayısıyla şirkette pazarlama zihniyetini kurmak son derece gereklidir.
Pazarlama Anlayışı Neden Önemli?
Üretime veya ürüne yönelik şirket, üretilen her şeyin kolaylıkla ve belirli bir fayda ile satıldığı gerçeği göz önüne alındığında, kuruluşun odak noktası üretim sürecidir. Uygulama bize bunun böyle olmadığını, rekabetin, giderek daha zorlu bir hal alan pazarın ve de değişen teknolojik ilerlemelerin ürünümüzün çok yenilikçi olması dışında üretime yönelik bir şirkette tutunabilirliği giderek zorlaştırdığını söylüyor
Pazarlamanın iki temel ilkesi, müşteri ihtiyaçlarını karşılamak ve bu şekilde para kazanmaktır. Şirketimizi pazarlama anlayışıyla donatırsak, işleyişi bu iki ilke üzerinde gerçekleştirdiğimiz tüm görevlere yansıtabiliriz.
Pazarın ihtiyaçlarını karşılamak için çalışırsak, ilk andan itibaren şirketin stratejilerinin geri kalanını hedef pazarımıza yönlendiriyoruz. Potansiyel müşterilerimizin kim olabileceğini, neye ihtiyaç duyduklarını ve neden ihtiyaç duyduklarını, neler sunabileceğimizi ve teklifimizin bu ihtiyaçları nasıl karşıladığını ve son olarak bu teklifin avantajlarından (şirket ve müşteri) nasıl yararlanacağımızı biliyoruz.
Şirketimizi bir ürün yaratmaya dayandırırsak ve aynı şey için bir talep bulmaya çalışırsak iş daha da zorlaşır, hatta yanlış olma riskiyle karşı karşıya kalırız ve ürün-talep ilişkisi her zaman istediğimiz oranda seyretmez. Bu sebeple, şirketi pazarlama anlayışı üzerine kurmalıyız. Eğer böyle bir felsefe güdersek yürüttüğümüz projeler daha başarılı olur.
Pazarlama Anlayışınızı Nasıl Oluşturursunuz?
İşletmenizin başarılı olması için pazarlama anlayışınızı kurmanız gerektiğinden bahsettik. Peki doğru pazarlama anlayışı nasıl oluşturulur? Maddeler halinde bakalım:
- Pazara kattığınız değeri düşünün:
Ürününüzün pazarda diğerlerinden nasıl farklılaştığına odaklanmak yerine çözdüğü sorunları düşünün. İnsanlar, nasıl kullanılacağını bilmedikleri yenilikçi ürünler değil, sorunlarına çözüm arıyorlar. Sunduğunuz çözümlerin hedef kitlenizle alakalı olduğundan emin olun – değilse, kitlenizi yeniden tanımlayın.
- Hedef kitlenizi tanımlayın:
Hedef kitlenizi, pazar kattığınız değeri analiz ettikten sonra yapacağınız en önemli planlardan biri. Arkadaşlarınızla, ailenizle ve iş ortaklarınızla tartışmak, müşteri olmak isteyen kişileri analiz etmede yardımcı olacaktır. Demografi, yaşam tarzı, hobiler, kişilik, tutumlar, kullanmaları muhtemel ürünler, takip etmeleri beklenen markalar vb.hakkında düşünmelisiniz.
- Marka oluşturun:
Markanız kimliğinizdir. Başlangıçtan itibaren güçlü bir marka oluşturmak, yeni işinize kişilik kazandırdığı için iletişiminiz, ürün hatlarınız ve diğer her şey için harika bir rehber görevi görebilir.
- Rakiplerinizi takip edin:
Yeni girişimciler genellikle benzersiz tekliflerine doğrudan rakip olmadığına inanmak için kendilerini kandırırlar. Ancak bu genellikle yanlış bir tutumdur. Hedef kitle ve ürünlerinize göre rakiplerinizi belirleyip web sitelerini, sosyal medya hesaplarını inceleyin. Özelliklere onlara gelen müşteri yorumları sizin marka imajınız için belirleyici olabilir.
Bu kısmı tamamladıktan sonra bütçe dostu bir pazarlama politikasına geçebilirsiniz. Pazarlama politikanız, şirketi kurarken karar vermeniz gereken pazarlama anlayışına uyumlu olacaktır. Unutmayın, pazarlama süreğen bir kavramdır. Başarılı veya başarısız olacağınız metotlar, kampanyalar elbet olacaktır. Önemli olan, anlayışını kısa ve günlük kâr üzerine kurmamanız.
Şu ana kadar anlattığımız pazarlama anlayışı, müşteriye yönelik yani çağdaş pazarlama anlayışıdır. Bu metot 1970’li yıllarda ortaya atılmış ve satıcı ile müşteri arasındaki organik bağa odaklanmıştır. Satıcının kazanması için en belirleyici etken ekin pazarlama sonucu oluşan müşteri memnuniyetidir.